Bu sitede bulunan yazılar memnuniyetsizliğiniz halınde olursa bizimle iletişime geçiniz ve o yazıyı biz siliriz. saygılarımızla

    turk devletleri teskilati uyeleri

    1 ziyaretçi

    turk devletleri teskilati uyeleri bilgi90'dan bulabilirsiniz

    TÜRK KONSEYİ (Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi ) / T.C. Dışişleri Bakanlığı

    Uluslararası Örgüt Künyesi

    Üye Ülkeler:

    Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkiye, Özbekistan , Macaristan (Gözlemci Üye)

    TÜRK KONSEYİ

    Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirveleri süreci, Türkiye ve Türkiye ile dil birliği olan Güney Kafkasya'da Azerbaycan, Orta Asya'da Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Kırgızistan'ın katılımıyla Sovyetler Birliğinin 1991'de dağılması sonrasında ortaya çıkan koşulların olanaklı kıldığı bir forum olarak ortaya çıkmıştır. 1992 senesinde ülkemizin girişimleriyle başlatılan süreç kapsamında, on "Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirvesi" gerçekleştirilmiştir.

    Nahçıvan’da yapılan Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 9. Zirvesi’nde mevcut süreci kurumsallaştırmak amacıyla, Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan arasında Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi'nin kuruluşuna dair "Nahçıvan Anlaşması" imzalanmıştır. "Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi" veya kısaca "Türk Konseyi" olarak da adlandırılan yapı, Devlet Başkanları Konseyi, Dışişleri Bakanları Konseyi, Aksakallar Konseyi (her ülkeden gelen akil adamlardan müteşekkildir), Kıdemli Memurlar Komitesi ve merkezi İstanbul'da bulunan Sekretaryadan oluşmaktadır.

    Türk Konseyi’nin öncelikli hedefi, Türk dünyasında karşılıklı güven ortamının pekiştirilmesi, siyasi dayanışmanın güçlendirilmesi, ekonomik ve teknik işbirliği imkânlarına ivme kazandırılması, beşeri ilişkilerin sağlıklı yapılara kavuşturulması ve Türk dünyasının tarihi ve kültürel birikimlerinin en geniş şekilde kayıt altına alınmasını sağlamaktır.

    Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi, 15-16 Eylül 2010 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirilen 10. Türk Dili Konuşan Ülkeler Zirvesi'yle resmen hayata geçirilmiştir. TK’nin Sekretaryası İstanbul’da yerleşik olup, ilk Genel Sekreterlik görevini 2014 yılına kadar E. Büyükelçi Halil Akıncı yürütmüştür. 2014-2018 arasında ise Genel Sekreterlik görevine Azerbaycanlı Ramil Hasan getirilmiştir. Halihazırda Genel Sekreter Büyükelçi Baghdad Amreyev’dir (Kazakistan).

    İstanbul’daki kuruluş toplantısının ardından Türk Konseyi'nin ilk Zirve Toplantısı “Ekonomik ve Ticari İşbirliği” temasıyla 20-21 Ekim 2011 tarihlerinde Almatı'da gerçekleştirilmiştir, Toplantı vesilesiyle, Konsey’in kurumsallaşmasına ilişkin anlaşma ve tüzükler sonuçlandırılmıştır. Ayrıca, Zirve münasebetiyle, üye ülkelerin iş çevrelerini bir araya getirecek Türk İş Konseyi tesis edilmiştir.

    II. Zirve "Eğitim, Bilim ve Kültürel İşbirliği" temasıyla 22-23 Ağustos 2012 tarihlerinde Bişkek'te düzenlenmiştir. Zirve'de alınan kararlarla birlikte, Türk Konseyi çatısı altında yeni kuruluşlar tesis edilmiş, bu çerçevede Astana'da Türk Akademisi ile Bakü'de bir Türk Kültür ve Mirası Vakfı'nın kurulmasına ilişkin anlaşmalar imzalanmıştır. Ayrıca, Zirve sırasında imzalanan Mali Esaslar Anlaşması ile Türk Konseyi Sekretaryası'nın kurumsal hüviyeti güçlendirilmiştir.

    Türk Konseyi’nin III. Zirvesi 15-16 Ağustos 2013 tarihlerinde Azerbaycan’ın Gebele şehrinde “Ulaştırma” temasıyla gerçekleştirilmiştir. Zirve vesilesiyle “Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Dışişleri Bakanlıkları Arasında İşbirliği Protokolü” imzalanmıştır.

    IV. Zirve toplantısı ise ülkemizin evsahipliğinde 4-5 Haziran 2014 tarihlerinde “Turizm” temasıyla Bodrum’da düzenlemiştir. Türkmenistan Cumhurbaşkanı Sayın Gurbangulu Berdimuhamedov’un da katıldığı Zirvenin Bildirisinde "Turizm Ortak İşbirliği Protokolü" ile İpek Yolu üzerindeki Türk Devletlerinin turizm destinasyonlarından oluşan "Türk Konseyi - Modern İpek Yolu" tur paketi oluşturulması girişimine ve "Bölgesel Diaspora Merkezlerinin" kurulmasına yer verilmiştir.

    V. Zirve toplantısı “Medya ve Enformasyon Teknolojileri temasıyla 11 Eylül 2015 tarihinde Astana’da düzenlenmiştir. Zirve’de Türk Akademisi ile Türk Kültür ve Miras Vakfı’nın tamamlayıcı anlaşmaları ile Türk Sporları ve Göçebe Kültür Merkezi’nin kurucu ve tamamlayıcı anlaşmaları imzalanmış; ülkemize tahsisli Genel Sekreter Yardımcılığı kadrosuna da Sayın Ömer Kocaman’ın ataması yapılmıştır. Sayın Kocaman 18 Eylül 2015 tarihi itibariyle görevine başlamıştır.

    Türk Konseyi VI. Zirve Toplantısının “Gençlik ve Spor” temasıyla Kırgızistan’da düzenlenmiştir. Zirvede Macaristan gözlemci üye olarak Türk Konseyi’ne katılmıştır.

    Türk Konseyi’nin Budapeşte’deki Avrupa Temsilcilik Ofisinin açılışı 19 Eylül 2019 tarihinde Sayın Bakanımızın da katıldığı törenle gerçekleştirilmiştir.

    15 Ekim 2019 tarihinde Bakü’de “KOBİ’lerin Desteklenmesi” temasıyla gerçekleştirilen VII. Zirveye, Özbekistan Türk Konseyi’ne tam üye olarak katılmıştır. Zirvede, Türk Dünyasının birleştirilmesindeki çabalarından dolayı Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı, Elbaşı Sayın Nursultan Nazarbayev’e Türk Dünyası Ali Nişanı takdim edilmiştir. Sayın Nazarbayev’e bunun yanı sıra, Sayın Cumhurbaşkanımızın teklifi üzerine Türk Konseyi Onursal Başkanı unvanı da verilmiştir. Türk Konseyi üye devletleri arasında Ortak Yatırım Fonu’nun kurulması konusunda fizibilite çalışmalarının yapılarak sürecin hızlandırılması kararının alındığı Zirve Bildirisinde ayrıca TK üyesi devletleri Barış Pınarı Operasyonumuza destek verdiğini belirten bir açıklama da yer almıştır.

    10 Nisan 2020 tarihinde COVID-19 ile mücadelede dayanışmayı ve ülkeler arasında eşgüdümü artırmak için Türk Konseyi üye/gözlemci ülkeleri ve Türkmenistan’ın devlet/hükümet başkanlarının katılımıyla Türk Konseyi Olağanüstü Video Konferans Zirvesi düzenlenmiştir.

    VIII. Türk Konseyi Zirvesinin ülkemizde gerçekleştirilmesi öngörülmekte olup, TK dönem başkanlığı ülkemizce devralınacaktır.

    TÜRK KONSEYİ’NİN BAĞLI/İLİŞKİLİ KURUMLARI

    Türk Konseyi, Türk Dili Konuşan Ülkeler arasındaki işbirliği mekanizmalarının en üstünde yer alan çatı kuruluş olarak kabul edilmektedir. Türk Konseyi’nin bu çerçevede ilişkili kurumları aşağıda sunulmuştur:

    Yazı kaynağı : www.mfa.gov.tr

    Türk Devletleri Teşkilatı | Türk Devletleri Teşkilatı

    Türk Devletleri Teşkilatı | Türk Devletleri Teşkilatı

    Türk Devletleri Teşkilatı

    Amaçlar

    Yazı kaynağı : www.turkicstates.org

    Üye Ülkeler | Kuşbakışı | Türk Devletleri Teşkilatı

    Dünyanın yükselen gücü: Türk Devletleri Teşkilatı

    Dünyanın yükselen gücü: Türk Devletleri Teşkilatı

    “Bizler aynı kökten, kültürden, dinden geldiğimiz, tarihimizi paylaştığımız Türk topluluklarıyla ve devletleriyle iş birliği yapmak istiyoruz.”

    Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’ın üye, Macaristan ve Türkmenistan’ın gözlemci ülkeler olduğu bir teşkilatlanma…

    Türk Konseyi’nin adı Kasım 2021’de İstanbul’da gerçekleşen zirvede “Türk Devletleri Teşkilatı” olarak değiştirildi. Teşkilatın bu ismi almasından sonra Batı ve Doğu medyalarında pek çok analiz yapıldı, değerlendirmeler yer aldı. Türk Devletleri Teşkilatı’nın dününe, bugüne ve yarınına beraber bakalım.

    Çin’de bir yayın organında Türk Devletleri Teşkilatı’na (TDT) yönelik bir analiz yapıldı. Bu analizde TDT’nin dünya jeopolitiğinin kalbinde yükselen bir güç olduğuna vurgu yapıldı. Diğer ülkelerin bu teşkilatlanmaya yönelik bakış açıları ele alındı.

    Türk Devletleri Teşkilatı’nın önemini, tarihteki Türk birliklerini, gelecekte neler yapılması gerektiğini Yeditepe Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Taşağıl, TRT Haber’e değerlendirdi.

    “Türk tarihinde Türk Birliği birkaç kez gerçekleşti”

    Türk tarihinde daha önce böyle bir teşkilatlanma olmuş muydu? sorusuna ilişkin, “Türkler boylar halinde yaşıyordu ve boy birliği sağlandığı zaman Türk birliği de sağlanmış oluyordu. Hun ve Göktürklerde “yükselen güce itaat etme” anlayışı vardı. Yani savaşarak, kan dökerek değil yüksel gücün çatısı altında birleşme anlayışı. Türk tarihinde de Türklerin bir araya gelerek ortak siyasi örgüt kurmaları birkaç kez gerçekleşti.” diyen Prof. Dr. Ahmet Taşağıl, bu birleşmeleri şu şekilde açıkladı:

    Türk tarihinde bilinen tarih içerisinde Milattan Önce 209-174 yılları arasında Büyük Hun İmparatorluğu’nu yöneten Mete Han zamanında Türk birliğinin gerçekleşti. 1. Göktürk Devleti döneminde Mukan Kağan zamanında 553-571 yılları arasında, 2. Göktürk döneminde de Kapgan Kağan döneminde de Türk birliği gerçekleşti. Avrupa tarafına baktığımızda Attila zamanında bozkırdaki Türk kökenli halkların birleştiğini görüyoruz. Ak Hunlar ve Tabgaçlar buna dahil olmadı. Fakat Kazakistan’ın batısından Avrupa’ya kadar tüm Türk kökenli halklar bir araya geldi.

    “Her ne olursa olsun Türk halkları iş birliklerini artırmalı”

    Prof. Dr. Taşağıl, 1991’den itibaren Türk Cumhuriyetleri arasındaki birlik, iş birliği faaliyetlerinin Batılı devletler tarafından “Pantürkist” olarak suçlandığını belirterek, Türk devletlerinin (Türkiye, Azerbaycan, Özbekistan, Kırgızistan, Kazakistan, Türkmenistan) bir araya gelerek teşkilat oluşturması, iş birliği yapması diğer ülke ya da örgütlere zarar verme amacı gütmediğine işaret etti.

    Ahmet Taşağıl, “Her ne olursa olsun, bir dünya gerçeği olarak Türk halkları iş birliklerini artırmalı. Son yıllarda yaşanan olaylar neticesinde de Türklerin arasındaki bağı güçlendirmesi gerektiği görüldü.” değerlendirmesini yaptı.

    Dünyanın yükselen gücü: Türk Devletleri Teşkilatı

    Çin’de yer alan “Türk Devletleri Teşkilatı dünya jeopolitiğinin kalbinde yükselen bir güç” analizini değerlendirebilir misiniz?

    “Görünenin dışında Çin’in Orta Asya’da hakimiyeti kurma düşüncesi var. Bunun için de ikili-üçlü anlaşmalar yapıyor. Çin’in ‘İyi Yol İyi Kuşak’ projesi var. Bu proje ile İpek Yolu yeniden canlandırılmak isteniyor. Bu proje hayata geçerse hem Çin hem bölge ülkeleri hem de Türkiye faydalanacak. Ancak Çin, bölgede kendi politikalarını uygulamak istiyor ve bölgedeki hakimiyet konusunda Türkiye’yi güçlü bir rakip olarak görüyor. Bu anlamda da Türk Devletleri Teşkilatı’nı kendi politikalarına ters olarak değerlendiriyor.”

    “Birileri kızacak diye Türk Devletleri Teşkilatı’ndan vazgeçecek değiliz”

    Türk Devletleri Teşkilatı'nın yarını nasıl olmalı? sorusuna ilişkin Prof. Dr. Ahmet Taşağıl şu yanıtı verdi:

    "Türk Devletleri Teşkilatı’nın adı değişeli henüz 2 ay oldu. Birbirimize duyduğumuz özlem nedeniyle duyguyla bağlıyız şu an. 90’lı yıllardan itibaren Türk birliği adına pek çok adım atıldı. Netice olarak su aktı yolunu buldu. Türk Devletleri Teşkilatı, siyasi ve uluslararası açıdan baktığımızda birliğin alabileceği en uygun isim.

    Fotoğraf: AA

    Teşkilat’a üye ülkelerin kendi aralarında ekonomik, siyasi, askeri açılardan bakıldığında alt iş birliklerine gidilmeli. AB’ye benzer bir yapılanma ve anlaşmaların olduğu durumlar ön plana çıkmalı.

    Kültürel benzerliğimiz ve birliğimiz öne çıkmalı. Ben bu anlamda Göktürk tarihi modelini ortaya koyuyorum. Çünkü Türk tarihini anlamanın temel yolu Göktürk tarihinden geçiyor.

    Göktürkler üzerinden Türk Cumhuriyetleri’ne doğru gidilebilir. Aşağı yukarı bütün Türk kökenli halkların günümüzdeki Göktürklerle bağlantısı var. Tarihte gerçekleşmiş olan konuyu gündeme getirerek Türkler arasında yeni bir anlaşmaya ve iş birliğine gidilmeli. Bizler çok duygusalız ve kısa sürede çok fazla şey bekliyoruz. Ancak bölge ülkelerinin gerçeklerine uygun siyaset tercih edilmesi gerekiyor.

    Ne Türkler ne de bizim kurduğumuz Türk Devletleri Teşkilatı, sömürgeci bir oluşum asla değil. Bizler aynı kökten, kültürden, dinden geldiğimiz, tarihimizi paylaştığımız insan topluluklarıyla ve devletleriyle iş birliği yapmak istiyoruz. Bundan hiçbir Batı’lı ya da Doğu’lu devletin rahatsız olmasına gerek yok. Birileri kızacak diye Türk Devletleri Teşkilatı’ndan vazgeçecek değiliz."

    İlk olarak “Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirveleri" süreci başladı

    Türk Konseyi, 1991'de eski Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla oluşan koşulların sağladığı bir forum olarak "Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirveleri" süreciyle ortaya çıktı.

    Türkçe konuşan ülkeler arasındaki ilişkileri en üst seviyede geliştirmeyi amaçlayan zirveler, 1992'den 2010'a kadar sürdü ve 10 zirve gerçekleştirildi.

    Türk Konseyinin kuruluşunu sağlayan "Nahçıvan Anlaşması", 2009'da Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan tarafından imzalandı.

    Türk Konseyi/Türk Keneşi

    İstanbul'da 15-16 Eylül 2010'da yapılan Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları 10. Zirvesi'nin ardından, "Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi", "Türk Keneşi" veya kısaca "Türk Konseyi" kuruluşunu resmen ilan etti.

    Türk Konseyinin 2018'de düzenlenen 6. zirvesinde Macaristan, gözlemci üye kabul edildi. Bakü'de 2019'da düzenlenen 7. zirvede de Özbekistan, Konsey'e tam üye oldu.

    Konseyin ayrıca TÜRKSOY, TÜRKPA (Türk Dili Konuşan Ülkeler Parlamenter Asamblesi), Türk İş Konseyi, Türk Akademisi, Türk Kültür ve Miras Vakfı, Türk Konseyi Ortak Ticaret ve Sanayi Odası gibi ilişkili kurumları da bulunuyor.

    Konsey, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Dünya Gümrük Örgütü (WCO) gibi çok sayıda önemli uluslararası örgütlerle de ortaklık yürütüyor.

    Grafik: TRT Haber

    Adı artık Türk Devletleri Teşkilatı

    Türk Konseyinin 8. Zirvesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ev sahipliğinde, "Yeşil Teknolojiler ve Dijital Çağda Akıllı Şehirler" teması altında, Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda yapıldı. Dönem başkanlığının Azerbaycan'dan Türkiye'ye devredildiği zirvede, Konsey'in adı "Türk Devletleri Teşkilatı" olarak değiştirildi.

    Teşkilatın gelecek perspektifini çizen "Türk Dünyası 2040 Vizyonu Belgesi"nin de kabul edildiği zirvede, Türkmenistan gözlemci üye oldu.

    Üye Türk devletlerinin ulusal bayraklarının unsurları

    Türk Devletleri Teşkilatı’nın (eski adıyla Türk Konseyi'nin) logosu ve bayrağı 22 Ağustos 2012 tarihinde Bişkek'te düzenlenen 2. Zirve sırasında Dışişleri Bakanları Konseyi'nin 2. Toplantısı evvelinde düzenlenen bir basın toplantısı sırasında halka sunuldu.

    Logo ve bayrak üye Devletlerin ulusal bayraklarının unsurlarını içeriyor. Buna göre Türk Devletleri Teşkilatı’nın logosu ve bayrağı;

    Azerbaycan Cumhuriyeti bayrağının yıldızı, Kazakistan Cumhuriyeti bayrağının mavi rengi, Kırgız Cumhuriyeti bayrağının güneşi ve Türkiye Cumhuriyeti bayrağının hilalinden oluşuyor.

    Fotoğraf: Türk Devletleri Teşkilatı

    Teşkilat’ta Başkan

    Türk Devletleri Teşkilatının Dönem Başkanlığı bir takvim yılı boyunca (İngilizce alfabetik sıraya göre belirlenmiş olan) üye ülke tarafından üstleniliyor.

    Dönem Başkanlığı’nı üstelenen ülkenin Devlet Başkanı, Türk Devletleri Teşkilatının Dönem Başkanı oluyor (Dönem Başkanlığının çalışmaları ilgili ülkenin Dışişleri Bakanlığı tarafından ifa ediliyor).

    Halihazırda Teşkilatın Dönem Başkanlığı Kasım 2021'de Türkiye'de düzenlenen İstanbul Zirvesi sırasında, Azerbaycan Cumhuriyeti'nden Türkiye Cumhuriyeti'ne geçmiş olup 2022 yılında Özbekistan'da düzenlenecek bir sonraki Zirveye kadar Türkiye tarafından yürütülecek.

    Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı Dönem Başkanı.

    Fotoğraf: AA

    Genel Sekreter: Baghdad Amreyev

    3 Eylül 2018 tarihinde Çolpon Ata’da düzenlenen Türk Konseyi 6. Zirvesi sırasında Devlet Başkanları Konseyi tarafından 3 yıllık dönem için Türk Devletleri Teşkilatı Sekreteryası’nın Genel Sekreteri olarak Baghdad Amreyev atandı.

    Görev süresi Kasım 2021'de Devlet Başkanları Konseyi tarafından 1 yıl süreyle uzatıldı.

    Grafik: Hafize Yurt Ateş

    Yazı kaynağı : www.trthaber.com

    Türk dünyasında bütünleşmeye doğru: Türk Devletleri Teşkilatı

    Türk dünyasında bütünleşmeye doğru: Türk Devletleri Teşkilatı

    Şirket haberleri

    Finans terminali

    Anadolu images

    Enerji terminali

    Haber Akademisi

    Yeşilhat

    Ayrımcılık Hattı

    Teyit Hattı

    Kariyer AA

    Kurumsal haberler

    Yazı kaynağı : www.aa.com.tr

    Yorumların yanıtı sitenin aşağı kısmında

    Ali : bilmiyorum, keşke arkadaşlar yorumlarda yanıt versinler.

    Yazının devamını okumak istermisiniz?
    Yorum yap