Bu sitede bulunan yazılar memnuniyetsizliğiniz halınde olursa bizimle iletişime geçiniz ve o yazıyı biz siliriz. saygılarımızla

    tarımda kimyasal mücadele yöntemleri ve çevre üzerindeki etkileri

    1 ziyaretçi

    tarımda kimyasal mücadele yöntemleri ve çevre üzerindeki etkileri bilgi90'dan bulabilirsiniz

    Tarımda Kimyasal Mücadele: Pestisitler

    Tarımda Kimyasal Mücadele: Pestisitler

    Dünya nüfusu hızla artarken yüz ölçümü değişmemekte aksine konut alanlarının büyütülmesi, yeni fabrikalar ve yolların yapılması gibi faaliyetler ile tarım için oldukça elverişli alanların giderek azalmasına sebep olunmaktadır. Bu azalmanın engellenmesi için en ideal yol birim alandan elde edilen verimliliğin arttırılması iken bu durumda gerçekleştirilecek ilk adım ise üretimde girdilerin (pestisitler) kullanılmasıdır.

    Özellikle İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yüksek oranlarda kullanılmaya başlanan girdilerin başında tarım ilaçları gelir. O dönemlerde kullanılan girdiler ile çevre ve insan sağlığı pek fazla dikkate alınmazken günümüzde bitkisel üretimdeki zararlı organizmalarla mücadelede insan sağlığı, çevre ve doğal denge dikkate alınarak tüm mücadele metotlarının uyum içinde uygulandığı yöntemler önem kazanmıştır.

    Artan nüfus için kullanılan tarım alanı görseli

    Genel olarak kimyasal mücadele; bitkilerde ekonomik kayba neden olan zararlı organizmalarla öldürme etkisine sahip sentetik veya doğal yollarla elde edilmiş kimyasallar kullanılarak yapılan mücadeledir. Pestisit adı verilen bu ürünler ile gerçekleştirilen üretimlerde yüksek oranlarda verimlilik sağlanırken son derece önemli insan, hayvan, bitki ve çevre sağlığı riskleri oluşturabileceği de bilinmelidir. Bu nedenle tarım ilacı olarak bilinen ve pestisit olarak adlandırılan bu kimyasallar, dünyadaki en gelişmiş kontrol ve denetim sistemlerine tabi olarak üretilir ve satılır.

    Pestisit kullanımında diğer önemli bir konu ise tüketiciye ve çalışan bireylere yansıyabilecek sağlık riskleri oluşturmasıdır. Pestisitlerin insanlarda toksik olmaları nedeniyle mücadelede çalışan herkesin bunların kullanımı sırasında meydana gelebilecek potansiyel zarardan sakınmaları gerekir.

    İnsan sağlığında risk oluşturan durumlar özellikle pestisitlerin gıdalara kontamine olması, taşıma sırasında dikkatsiz davranılması, toplumda pestisit toksisitesine yönelik bilincin tam olarak oluşmaması, yıkanmamış pestisit kaplarının tekrar tekrar kullanılması gibi sebepler ile oluşmaktadır.

    İlaçsız tarıma dikkat çekmek için dalında henüz olgunlaşmamış domates görseli.

    Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) 2015 yılı verilerine göre, dünyada birim alanda kullanılan tarım ilacı miktarı hektara 4,91 kg, AB’de ise 2.69 kg’dır. Türkiye’de ise aynı yılın verilerine göre yaklaşık 1.63 kg/ha olduğu görülmektedir ve bu miktarın yarıdan fazlası sadece Akdeniz ve Ege bölgelerinde gerçekleşmektedir.

    Türkiye’de dünya ortalamasına göre daha az miktarlarda tarım ilacı kullanılıyor olması insan ve çevre sağlığı açısında olumlu gibi gözükse de tarım ilaçlarında uygulayan kişinin yapmış olduğu küçük ölçekteki uygulama hataları dahi durumu dezavantaja çevirebilmektedir.

    Bu dezavantajlar arasında en önemlisi insan sağlığı üzerinde kanser, doğum anomalileri, sinir sistemi zararları ve uzun dönemde oluşan yan etkilere neden olması iken çevre kirliliği oluşturması, aşırı buharlaşabiliyor olması sebebi ile havayı kirletmesi, aşırı pestisit kullanımı sonucu bitkilere zarar vererek sonucun başarısız olması ve toksik maddeler içermesi olarak sıralanabilir.

    Kısacası tarımsal sistemin verimliliği olarak görülen pestisit kullanımının olumsuz etkilerinden kaçınmak için tarımsal mücadelenin bilinçli olarak yapılması gerekmektedir. Ayrıca elde edilen tarım ürünlerindeki kalıntı sorunlarının önüne geçmek adına mutlaka son üründe analiz metotları uygulanmalı, çevre ve insan sağlığı hiçe sayılmamalıdır.

    Dyt. Sena Çetin

    Yazı kaynağı : potamya.co

    Tarımda kimyasal mücadele yöntemlerinin araştırılması ve çevre üzerindeki etkileri

    Makale » DergiPark

    Yazar: Aysun ALTIKAT

    Yazar: Tuba TURAN

    Yazar: Fatma EKMEKYAPAR TORUN

    Yazar: Züleyha BİNGÜL

    Yazı kaynağı : dergipark.org.tr

    Adnan Menderes �niversitesi

    PEST�S�TLER�N OLUMSUZ SA�LIK ve ÇEVRE ETK�LER�

    Giri�

    Pestisit (canl�k�ran) terimi k�saca, pest (ha�arat) ad� verilen zararl�lar� öldürmek amac� ile kullan�lan madde anlam�na gelir. �nsan, hayvan ve bitki üzerinde, çevresinde bulunan veya ya�ayan, ayr�ca besin maddelerinin üretimi, haz�rlanmas�, depolanmas� ve tüketimi s�ras�nda onlar�n besin de�erini azaltan, hasara u�ratan zararl�lar� öldürmek için kullan�lan kimyasallard�r. Bu zararl�lar, çe�itli hastal�klar� ta��yan parazitler, tar�m ve bitki zararl�s� böcekler, yabani ot ve mantarlar, insan, hayvan, çevre ve bar�naklardaki sinek, bit, pire, kene, uyuz, hamam böce�i gibi uçan ve yürüyen canl�lard�r.

    H�zla artmakta olan dünya nüfusu kar��s�nda yeterli g�da maddesi sa�lanamamas� ciddi bir problem olarak kar��m�za ç�kmaktad�r. Bu nedenle, g�da maddelerinin üretim ve veriminin art�r�lmas�, g�da kay�plar�n� önleyici tedbirlerin al�nmas� gerekmektedir. Tar�msal verimi art�rmak için tar�m ürünlerinde önemli kay�plara neden olan hastal�k, zararl� ve otlarla mücadele zorunlulu�u do�mu�tur. Bu mücadelede, pestisit olarak bilinen kimyasal bile�ikler kullan�lmaktad�r.

    Tar�m ilac� olarak kullan�lan pestisitlerin tüketimi etkili madde olarak, günümüzde büyük bir art�� göstermi�tir. Bu art��a kar��n ülkemizde pestisit tüketimi geli�mi� ülkelere göre oldukça dü�üktür. Ancak, entansif tar�m yap�lan Akdeniz ve Ege gibi bölgelerin tüketimi Türkiye ortalamas�n�n çok üzerindedir.

    Üreticilerin ürünü garantiye almak gerekçesiyle, pestisitleri ekonomik zarar e�i�ini göz önünde bulundurmadan rutin olarak belirli zaman aral�klar�nda uygulamas� (örne�in haftada bir zirai ilaçlama vb.) veya bitkinin fenolojik dönemlerine göre rasgele kullanmas�, bekleme sürelerine ve tavsiye edilen dozlara uymamas� sonucunda, üründe bu pestisitlerin kal�nt�lar�n�n olu�mas�na neden olmaktad�r.  Bu bile�iklerin, g�dalarda kal�nt� olarak al�nmas� da insan sa�l��� için tehlike olu�turabilmektedir.

    Ülkemizde pestisitlerin kal�nt� sorunu; al�c�, üretici ve tüketicilerin e�itim noksanl���ndan kaynaklanmaktad�r. Kal�nt� sorununa çözüm getirebilmek için sorunun kaynaklar�n�n bilinmesi gerekmektedir. Kal�nt� sorunu a��r� doz uygulamalar�, son ilaçlama tarihlerine uymamak, amaç d��� pestisit kullan�m�, ilaçlama aletlerindeki yetersizlik gibi nedenlerden kaynaklanmaktad�r.

    Pestisitlerin sadece hedef seçilen zararl�lara etkili olmas� arzu edilir. Fakat pestisitler imalat, depolama, pazarlama ve kullan�lma s�ras�nda hava, su ve topra�a kar��arak hedef olmayan canl�lar� olumsuz yönde etkilemektedir. Buna bir de bilinçsiz ve dikkatsiz kullan�m da eklenirse suda, toprakta, bitkisel ve hayvansal besinler de artan oranlarda birikirler. Pestisitler çevremizde amaçs�z, s�n�rs�z, nerede ise kontrolsüz olarak at�lan birkaç toksik kimyasal grubundan biridir. Pestisitler hemen her türlü ö�ede bulunmaktad�r. Havada, suda, toprakta, ya�murda, karda, buzda, yüzeysel sularda ve siste bile bulunabilmektedirler. Dünyadaki bütün canl�lar, bitkiler, hayvanlar pestisitlerden etkilenirler. Pestisitlerden en çok etkilenen besin gruplar�ndan biri de meyvelerdir.

    Pestisitlerin a��r� ve yanl�� uygulamalar�ndan en fazla etkilenenler zirai ilaçlama yapan ki�ilerdir. Yap�lan ara�t�rmalar zirai ilaçlama yapan ki�ilerin kanlar�nda pestisit kal�nt�lar�n�n saptand���na ve bu ki�ilerin kanlar�ndaki enzimlerinin ve organlar�n�n olumsuz etkilendi�ine dikkat çekmektedir.

    Pestisitlerin �nsan Sa�l���na ve Çevreye Getirdi�i Zararlar

    Pestisitlerin çevresel yay�l�m�

    Pestisitlerin çevresel yay�l�m� çe�itli �ekillerde olabilmektedir. Hava yoluyla yay�l�mda pestisitler, sis-duman makineleri ve bas�nçl� kutulardan püskürtme yolu ile uyguland���nda havaya yay�lmaktad�r. Da��l�m alan�, parçac�klar�n büyüklü�üne, püskürtülen hacime, hava ak�m�na ve hava s�cakl���na göre de�i�mektedir.

    Su yolu ile yay�l�mda pestisitlerin suya geçi�i, evlerden, bitkilerden ve tar�msal bölgelerden bula�ma ile veya kimyasallar�n do�rudan suya aktar�lmas� ile olabilmektedir.

    Yiyecekler arac�l���yla yay�l�mda ise; kullan�lan kaplar�n yiyeceklerle birlikte ta��nmas� veya depolanmas� ile yay�l�m olabilmektedir. Yiyecek maddelerin kontamine olmas� ile kitlesel etkileni�ler olabilmektedir.

    Toprakla yay�l�mda, yay�l�m s�zma, evaporasyon, erozyon, bitkilerce al�nma �eklinde olur. Sonuçta; hava, su, yiyecekler ve canl� organizmalar etkilenebilmektedir.

    Pestisitlerin evde kullan�lmas� ile yak�n çevre ve kapal� alan kirlili�i olu�turarak kazalara ba�l� zehirlenme riskini artt�rmaktad�r. Ev ortam�nda kolay ula��labilecek bir kimyasal olaca��ndan intihar ve cinayet amaçl� kullan�m riski de artacakt�r.

    Pestisitlerin çevredeki olumsuz etkileri

    Günümüzde hem çevre hem de sa�l�k aç�s�ndan tehlikeye sebep olan milyonlarca kimyasal madde bulunmaktad�r. Bu maddeler aras�nda çok kullan�lan pestisitler çevre kirlili�i ve sa�l�k aç�s�ndan önem ta��maktad�r. Uzun süre çevrede kalabilen pestisitler, mutajen, teratojen ve daha önemlisi kanserojen olabilirler. Kullan�lma alanlar�n�n çok geni� olmas�, pestisitlerin çevreye ve canl�lara zararlar�n�n artmas�na sebep olmaktad�r. Pestisitler di�er toksik materyallerden kimyasal ve sosyal olarak ayr� bir s�n�fta tutulur. Çünkü onlar�n toksik etkisi do�rudan belirli bir organizmay� etkilememektedir.

    Pestisitler kullan�mlar� s�ras�nda do�rudan topra�a uygulansalar bile pestisit uygulanmas�ndan sonra, topraktan ve uygulanan vejetasyondan buharla�arak, rüzgâr yoluyla atmosfere girer.

    Pestisit atmosfere girdi�inde, atmosferden su yüzeylerine aktar�l�r ve su yüzeylerinde toplan�r. Ayr�ca topra�a dü�en pestisitler toprak yap�s�n� ve toprakta ya�ayan canl�lar� olumsuz etkileyebilir.

    Pestisitlerin, çevre ve çevrede ya�ayan di�er organizmalar üzerindeki olumsuz etkileri vard�r. Pestisitler ar�lar, ku�lar ve bal�klar, mikroorganizmalar ve omurgas�zlar gibi hedef olmayan organizmalarda ölümlere neden olabilirler. Ku�, bal�k ve di�er organizmalarda üreme potansiyelinin azalmas�na sebep olabilirler.

    Yine pestisitler hedef olmayan organizmalarda dayan�kl�l�k olu�mas� sonucu insanlara hastal�k ta��yan böcek ve parazitlerin kontrolden ç�kmas�na neden olabilirler ve ekosistemin yap�s�n�n ve türlerinin say�lar�n�n de�i�mesi gibi uzun dönemli etkileyebilirler.

    �ekil 1. Pestisitlerin farkl� ta��nma yollar�

    Ayr�ca pestisitler topra�a dü�en ilaçlar sulama ve ya�mur sular� ile yer alt� sular�na, akarsu ve göllere dolay�s� ile su ekosistemine kar��arak burada ya�ayan canl�lar�n zehirlenmelerine ve ölümlere sebep olabilirler.

    2.4.3. Pestisit kullan�m�n�n insan sa�l��� üzerindeki olumsuz etkileri

    �nsanlar, tar�m alanlar�n�n k�s�tl� olmas� sebebiyle, gittikçe artan nüfusa yetecek besini üretmek ve üretilen bu ürünleri hastal�k ve zararl�lardan korumak için çal��maktad�r. Bu çal��malar aras�nda pestisit kullan�m� önemli bir yer tutmaktad�r. Tar�m ilaçlar� çevre ve insanlar için genellikle tehlikeli maddelerdir. Ancak usulüne uygun kullan�ld��� takdirde tar�m ilaçlar�n�n riski en aza indirilebilmektedir.

    Ditiyokarbamatlar (ziram, zineb, thiram) ile çal��an ve üreten insanlarda, benzer �ekilde organofosforlular (trichlorphon, phosmet, diazinon) ve karbamatlar (pirimicarb) ile yap�lan çal��malarda, bu maddelerin kromozom anomalilerine ve karde� kromatid de�i�imine neden olduklar� bildirilmi�tir.

    �nsanlar�n omnivor bir canl� olmas� nedeniyle bugün Dünya’da her insan�n bünyesinde pestisit kal�nt�lar�na rastlanmaktad�r. Kal�c�l�k etkisi olan pestisitlerin toprakta kalan miktarlar�n�n yeti�tirilen ürünler vas�tas� ile insan sa�l���n�, ayr�ca bu ilaçlar�n yeralt� sular�na kar��mas� sonucu da hem hayvan hem de insan sa�l���n� da etkiledi�i bilinmektedir.

    Organofosforlu insektisitler eritrositlerin membran özelliklerini de�i�tirerek eritrosit fonksiyonlar�n� engellemektedir.  Di�er taraftan baz� pestisitler de eritrositlerin boyutlar� ve yüzey �ekillerinde bozulmalara yol açmaktad�r.

    Bu potansiyel tehlike kar��s�nda insan sa�l���n�n risk alt�nda oldu�u konusu ayr�ca üretici ve tüketicilerin bilinçlendirilmesinin kaç�n�lmaz bir gerçek oldu�u ortaya ç�kmaktad�r.

    Tar�msal üretimde 40 çe�it kimyasal ilac�n kronik etkilerinin yan� s�ra, kullan�m� s�ras�nda akut zehirlenme ve ölüm olaylar� da görülmektedir. Dünya Sa�l�k Örgütü verilerine göre, her y�l 500000 ki�i tar�m ilaçlar� ile zehirlemekte ve bunlardan 5000’i bu nedenle ya�am�n� yitirmektedir. Bugün ABD'de ve ülkemizde yayg�n olarak kullan�lan tar�m ilaçlar�n�n beyin kanseri, lenf kanseri ve lösemi gibi hastal�klara neden oldu�u ve birçok organ� olumsuz etkiledi�ine dair veriler giderek ço�almaktad�r.

    Pestisitler insan vücudunda 3 de�i�ik yolla zehirli olmaktad�r. Bu zehirlenme a��z yoluyla (oral) olabilmektedir. A��z ve sindirim kanal� ile olmaktad�r. Bu tip zehirlenme kaza ile ortaya ç�kmaktad�r. T�kanm�� pülverizatörün memelerin üflenmesi, ilaçlama yap�l�rken sigara içilmesi vb. nedenlerle meydana gelmektedir.

    Zehirlenme deri yoluyla (dermal) da olabilmektedir. Derinin bula�mas� kolay olmakta ancak ço�u kez belirti meydana gelinceye kadar fark edilememektedir. Deri yoluyla al�m, hava s�cakl���n�n fazla ve der inin terleme nedeniyle �slak oldu�u ko�ullarda çok tehlikelidir. Bunun yan�nda ka��nt�, yara, kesik veya egzama gibi durumlar ilac�n deriden al�m�n� artt�r�r.

    Solunum yoluyla (inhalasyon) de olabilmektedir. Solunum yoluyla pestisit al�m�, püskürtülen s�v� ya da toz ilaçlar�n uygulan��� s�ras�nda önemlidir. �laçlar�n haz�rlan���, kar��t�r�l��� s�ras�nda da bu durum önemli olup ilaçlar�n haz�rlanma i�leminin kapal� yerlerde yap�lmas�ndan kaç�nmak gerekir.

    Pestisitler ve oksidatif stres

    Tar�mda yayg�n olarak kullan�lan pestisitler, hidrojen peroksit (H2O2),  süperoksit (O2 -•) ve hidroksil (•OH) radikali gibi reaktif oksijen türlerinin olu�umuna yol açarlar. Bu radikaller, biyolojik makromoleküllerle reaksiyona girebilirler, enzim inaktivasyonuna ve DNA hasar�na neden olabilirler. Pestisitler, ya�l� dokularda birikerek çoklu doymam�� ya� asitlerinin (PUFA) peroksidasyonuna neden olurlar. Bu oksidanlar, antioksidan savunma sistemi taraf�ndan uzakla�t�r�lamazlarsa oksidatif strese neden olurlar. Oksidatif stres sonucu, DNA hasar� ve kanser olu�umlar� gibi patolojik durumlar gözlenir. Baz� çal��malarda, pestisitlere maruz kalan i�çilerde, akci�er kanseri, mesane kanseri ve lösemi riskinin önemli derecede artt��� gözlenmi�tir. Bunun yan� s�ra organofosfatl� pestisitler, merkezi sinir sistemi’nde (MSS) ö�renme ve haf�za fonksiyonlar�n� da içeren birçok nöropatolojik olu�umlara da yol açmaktad�rlar. Çünkü bu kimyasallar�n hedefi, korteks ve hipokampüsteki sinirsel uyar�labilirli�in ana düzenleyicisi olan GABAerjik ve kolinerjik sistemlerdir.

    Serbest radikaller, d�� yörüngelerinde e�le�memi� elektronu bulunan moleküllerdir. Bu tip maddeler, e�le�memi� elektronlar� sebebiyle genellikle karars�z ve çok reaktiftirler.  Hayvanlarda ve insanlarda fizyolojik ve patolojik ko�ullarda olu�an ROT’leri,  reaktif azot türleri  (RNT)  ve reaktif klor türleri  (RKT)  organizmadaki ba�l�ca serbest radikallerdir.  Bu türlerin,  organizmada var olan veya g�dayla al�nan antioksidanlarla dengelenememesi durumunda olu�an oksidatif stres,  DNA ve hücre membranlar� gibi duyarl� biyolojik yap�lar�n oksidatif hasar�na neden olan radikalik zincir reaksiyonlar�n� ba�lat�rlar. Bunun sonucunda ba�ta kanser olmak üzere, kalp-damar hastal�klar� ve �eker hastal��� gibi hastal�klara yol açarlar.

    Tar�msal üretimde yap�lan pestisit uygulamalar�n�n tar�m i�çilerinde (üreticiler, tar�m i�çileri ve para kar��l��� zirai ilaçlama yapan ki�iler)  serbest radikal olu�umunu artt�rd��� yap�lan birçok çal��ma ile kan�tlanm��t�r.

    G�dalarda pestisitler ve kal�nt�lar�n�n azalt�lma olanaklar�

    Tar�msal üretimde tar�msal ilaçlar�n yayg�n olarak kullan�lmas�, do�ada ve çe�itli ürünlerdeki kal�nt� seviyelerinin artmas�na neden olmaktad�r. Tar�m ilaçlar�n�n ekosistemdeki etkileri içinde "g�da zinciri" kal�nt�lar�n ta��nmas� ve artmas� yönünden önemlidir. Tar�m ilac� - g�da - insan ili�kisi insano�lunun gelece�ini de etkilemektedir. G�dalara gere�inden fazla ve s�kl�kta uygulanan tar�m ilaçlar� g�dalarda pestisit birikimini art�rmaktad�r. Bazen ilaç kal�nt�lar� g�dalar�n yüzeylerinde kalmay�p içlerine kadar girebilmektedirler. Bunun sonucu olarak bu g�dalar ile beslenen canl�lar olumsuz etkilenebilmektedirler.

    Kullan�lan ilaçlar�n ve uygulama seklinin denetlenmesine ra�men elde edilen hammadde ve mamul (i�lenmi�) g�da maddelerinin çe�itli düzeyde tar�m ilac� kal�nt�s� içermesi mümkündür. Bu nedenle tar�m ürünlerinin g�da olarak i�lenmesi sürecindeki teknolojik i�lemler ile tar�m ilac� kal�nt�lar�n�n azalt�lmas� ve kontrolü zorunludur. Teknolojik i�lemlerden, y�kama, kabuk soyma, �s�l i�lem, muhafaza, ���nlama, mikroorganizmalar ile parçalama ve baz� katk� maddelerinin ilavesi sonucunda tar�m ilac� kal�nt�lar�nda azalma oldu�u ifade edilmektedir.

    G�da maddesi üretiminde en önemli ve temel i�lem olan y�kama ile tar�m ilac� kal�nt�lar� önemli düzeyde azal�� göstermektedir. Su ile y�kamada taze fasulyedeki malathion kal�nt�s� % 96 oran�nda azal�rken, �eftalide ayn� etkin maddenin azalmas� % 38-40 oran�nda olmaktad�r (H���l, 1982). Y�kama i�leminin ayn� tar�m ilac� kal�nt�s�n�n azalmas�ndaki etkisi ürün çe�itlerine göre de�i�im gösterebilmektedir. Y�kama i�lemi ile kontak etkili ilaçlar uzakla�t�r�labilmektedir. Sistemik etkili (ürünün içine kadar yerle�mi�) ilaçlara ise y�kaman�n etkisi yoktur. Kabuk soyma i�lemi kontak etkili tar�m ilac� kal�nt�lar�n� uzakla�t�rmada çok etkili bir yöntemdir. Ha�lama, pi�irme, pastörizasyon ve sterilizasyon gibi �s�l i�lemlerin tar�m ilac� kal�nt�lar�n� önemli düzeyde azaltt��� bildirilmektedir.

    G�dalar�n farkl� ko�ullarda muhafazas� ile de tar�m ilac� kal�nt�lar� belli düzeyde azal�� gösterebilmektedir. Ispanak ve kay�s� konserveleri 1 y�l boyunca oda s�cakl���nda ve 37.8 ºC’de muhafaza edildiklerinde, 37.8 ºC’de muhafazan�n oda s�cakl���nda muhafazadan daha fazla kal�nt� azalmas�na neden oldu�u gözlenmi�tir. Bu çal��mada izlemeye al�nan tar�m ilaçlar� etkili kimyasallar�ndan biri olan carbarly �spanak konservesinin oda s�cakl���nda muhafazas�nda % 46 oran�nda azal�rken, 37.8 ºC’deki muhafaza sonunda % 67 oran�nda bir azalman�n meydana geldi�i ifade edilmi�tir. Kay�s� konservesinde ise meydana gelen oran�n, oda s�cakl���nda % 16 iken, 37.8 ºC’ de ise % 17 oran�nda oldu�u belirtilmi�tir.

    Pestisitlere kar�� direnç olu�umu

    Pestisitlere kar�� baz� zararl� böcekler ve hastal�k etmenleri zaman içinde direnç kazanabilmektedirler. Dirençlilik, zararl� ve hastal�k etmenlerinin daha önce ba�ar� ile uygulanan toksik bile�i�in, ayn� dozundan art�k etkilenmemesi durumudur.

    �nsektisitlerin yayg�n olarak kullan�m�; böceklerin adaptasyon göstererek bu insektisitlere kars� direnç kazanmalar�na sebep olmaktad�r. Bu kazan�mlar�n genetik kökenli olmas� sebebiyle direnç sonraki döllere de aktar�lmaktad�r. Dünya Sa�l�k Örgütü direnci, normal bir popülâsyondaki bireylerin ço�unu öldürdü�ü tespit edilen zehirli bir maddenin belirli bir dozuna kar��, ayn� türün di�er popülâsyonundaki bireylerin tolerans kazanma yetene�inin geli�mesi �eklinde tan�mlamaktad�r. Bu durum tar�mda önemli ürün kay�plar�na yol açarken, hastal�k etmenlerinin ta��y�c�s� olan karasinek, sivrisinek gibi böceklerle mücadelede ba�ar�y� dü�ürmektedir. �nsektisit direncinde görülen bu mikro-evrim her geçen y�l birim alanda daha fazla kimyasal kullan�m�na yol açmaktad�r. Bu da hedef olmayan türler üzerinde negatif etki ve çevresel kirlenme gibi ciddi ekolojik problemleri ortaya ç�karmaktad�r.

    Yazı kaynağı : akademik.adu.edu.tr

    Yorumların yanıtı sitenin aşağı kısmında

    Ali : bilmiyorum, keşke arkadaşlar yorumlarda yanıt versinler.

    Yazının devamını okumak istermisiniz?
    emre 21 Saat önce
    0

    neden soru işaretleri var?

    Yorum yap