Bu sitede bulunan yazılar memnuniyetsizliğiniz halınde olursa bizimle iletişime geçiniz ve o yazıyı biz siliriz. saygılarımızla

    dünyadaki suların yüzde kaçı tatlı sudur

    1 ziyaretçi

    dünyadaki suların yüzde kaçı tatlı sudur bilgi90'dan bulabilirsiniz

    Tatlı su

    Dünya Genelinde Su Kaynaklarının Durumu

    Dünya Genelinde Su Kaynaklarının Durumu

    Şekil 1’de görüldüğü gibi dünyadaki suyun %97’si tuzlu sudur. Tatlı suyun büyük kısmını da ulaşması oldukça zor olan buz dağları ve buzullar oluşturmaktadır. Yer altı suları ve yüzey suları insanların içme ve kullanma suyu olarak temin edebildikleri sular olup bunların da miktarı ve kalitesi yıldan yıla, iklime, nüfusa veya ihtiyaca göre değişmektedir. Tatlı su kaynaklarının bu denli az olması, kaynakların korunması, geri kazanılması ve geliştirilmesi gerekliliğini açıkça göstermektedir.

    İhtiyaç duyulan suyun büyük çoğunluğuna göller ve ırmaklar kaynaklık eder.  Yer üstü tatlı sularından olan bu göller ve ırmaklar ise var olan toplam suyun yalnızca %1’ini oluşturur.

    Su Kaynaklarının Yer Yüzünde Dağılımı

    Birleşmiş Milletlerin (BM) hazırladığı Tablo 1’de görüleceği üzere, nüfus yoğunluğu ve temiz su kaynakları her kıtada birbirlerine paralel bir oranda görünmemektedir. Su bolluğu yaşayan bölgeler olduğu gibi, ilerde çok daha ciddi sıkıntılara yol açabilecek su kıtlığı çeken ülkeler de mevcuttur [2].

    Tablo 1. BM verilerine göre su kaynaklarının yer yüzünde dağılımı

    Su Kaynaklarının Yer Yüzünde Dağılımı (BM verilerine göre)

    Tablo 2. Su kaynaklarının km3 olarak dünya üzerindeki dağılımı [3]

    Dünya nüfusunun %30’undan fazlası yetersiz su kaynağı problemiyle mücadele etmektedir. Bu oran, hızla artan nüfus, artan kullanım gereksinimleri, doğal dengeyi bozabilen iklim değişiklikleri, küresel ısınma ve bilinçsiz kullanım gibi birçok sebepten dolayı önümüzdeki on yıl içinde %60’lara varan bir orana ulaşabilecektir. 2025’te 2 milyara yakın insanın su sıkıntısı çekeceği öngörülmüştür[2].

    Dünya yüzeyinde toplam su miktarının küçük bir kısmını oluşturan tatlı su, kişi başına oldukça yüksek bir miktar olan yaklaşık olarak yıllık 22.770 m3’e denk gelmektedir. Ancak kişi başına düşen bu yüksek miktara rağmen su sorunun ortaya çıkmasının nedeni kısıtlı bir kaynak olan suyun zaman ve mekan açısından değişken olmasıdır. Kuzey Avrupa, Kanada ya da Muson ikliminin hakim olduğu yerlerde su fazlalığı bulunmaktayken dünyanın özellikle yarı kurak ve kurak bölgelerinde su sıkıntısı yaşanmaktadır. diğer ülkelere göre daha fazla su kaynağına sahip görülmekle birlikte, esasen su zengini bir ülke değildir.

    Dünyadaki Suyun Kullanım Alanları

    Şekil 2. Dünyadaki Suyun Kullanım Alanları

    Dünyadaki su kaynakları ve kullanım alanları oransal olarak çeşitlenebilmektedir. Kullanım suyunun oransal olarak dağılımına baktığımızda %69 tarım amaçlı, %19 endüstriyel ve %12 ev tüketimi oranlarıyla karşılaşılmaktadır. Şişelenmiş sular dâhil olmak üzere içecek ve gıda sektöründe tatlı su payı %1’in bile altındadır. %69 tarım amaçlı kullanılan suyun da büyük bir kısmı bilinçsiz kullanımdan ötürü verimliliğini kaybetmektedir.

    Dünyadaki Su Kaynaklarının Durumu

    Hem yüzeydeki sulardan hem de yeraltı sularından çok fazla su çekmenin etkileri acı olmaktadır. En dikkat çekici örnek ise; Şekil 4 ve 5’te gösterildiği gibi Aral Denizi’nin ve Çad Gölü’nün boyutundaki şiddetli azalmadır.

    Şekil 4. Aral Gölü

    Her geçen zaman, dünya genelinde su kaynaklarımız azalmakta ve asla farkına varamamaktayız. İnsanlar su kaynaklarımızın tükenmekle karşılaştığı bu dönemde, sınırsız kaynağa sahipmişçesine düşünmeden savurgan şekilde kullanmaktadır. Oysaki her damla suyun hayatımızda geri dönüşü olmayan kayıplara sebep olduğu bilinse, belki de şu an Aral Denizi, Çad Gölü, Urmiye Gölü vb. içler acısı görüntüler olmayacaktı.

    Şekil 5. Çad Gölü

    Batı Afrika’da, Kamerun ve Nijer sınırlarının yakınında bulunan Çad Gölü, son 50 yılda tamamen ortadan kaybolmuştur. 1963 yılında Çad Gölü’nün yüzeyi 25.000 km2‘de ölçülürken yıllar içinde hacimce% 95 küçülmüş ve 2015 yılında yüzey alanı yaklaşık 1.350 km2 olarak ölçülmüştür [5].

    Şekil 6. Great Salt Gölü

    Büyük Göller Araştırmaları Dergisi’nin yaptığı araştırmalara göre, Eylül 2014’te, gölün 1970’lerde sahip olduğu ortalama büyüklüğünün % 12’si olduğunu ortaya koymuştur [8]. 2017 yılında, Urmiye Gölü’ne ait bir raporda ise, su seviyesinin 3 cm azaldığını ve alanının, iki haftalık bir süre boyunca 36 km kare küçüldüğü söylenmiştir [9].

    Şekil 7. Urmiye Gölü

    Yazı kaynağı : www.artemisaritim.com

    Dünyadaki İçme Suyu Miktarı Nedir?

    Dünyadaki İçme Suyu Miktarı Nedir?

    Dünyadaki İçme Suyu Miktarı Nedir?Dünyanın büyük bir bölümünün suyla kaplı olduğu bilinen bir gerçek. Aslında, kıtalar uçsuz bucaksız okyanuslarda büyük adalara benzemekte. Yeryüzünün yaklaşık yüzde 75’i suyla kaplı ve küremizde su sıkıntısı yok. Dünya, yüzeyinin yaklaşık üçte ikisini kaplayan okyanuslar, denizler, göller ve nehirlerle masmavi bir görünüme sahip. Bununla birlikte, gezegenimizin dörtte üçünün suyla dolu olmasına rağmen, yalnızca yüzde 3’ünden azı içilebilir, tuzsuz su. Dahası, varolan bu tatlı suyun tamamına ulaşmamız mümkün değil.

    Dünyamızda Ne Kadar Tatlı Su Var?

    Yukarıda belirtildiği gibi, gezegenimizdeki suyun yaklaşık yüzde 2,5’i tatlı sudur ve bunun da yalnızca yüzde 31’i erişilebilir durumda. Tatlı suyun yaklaşık yüzde 69’u, Antarktika ve Grönland buz tabakaları gibi yerlerde buzul formunda ve mevcut içme suyunun miktarını daha da azaltmakta. Tatlı suyun kalan yüzde 31’inin içilebilecek kısmı da, yüzde 2,5’lik oranın yüzde 31’i olan 0,00775’e, yani yüzde 1’den daha azına eşittir. Bazı bölgelerde, buzullar genellikle yaz aylarında erir ve ek içme suyu sağlar. Gene de, buzullardan gelen bu su miktarı mevcut tatlı suyu yüzde 1’in üzerine çıkarmak için yeterli değil.

    Dünyadaki İçme Suyu Miktarı Nedir?Tatlı Su Depolanabilir mi?

    Kullanılabilir tatlı suyun neredeyse tamamı (buzullar hariç) yeraltı sularıdır. Yeraltı suları, akarsuları ve sulak alanları yaratır ve besler. Tarım ve sanayi gibi çeşitli kullanımlar için de kullanılabilen bir rezervuar görevi görür. Yeraltı suları, içme suyunun yaklaşık yüzde 40’ını sağlamaktadır.

    İçme suyunun bir diğer önemli kaynağı yüzeydeki tatlı sulardır. Yüzeydeki sular, göllerde, nehirlerde, derelerde ve barajlarda tutulmaktadır. Nehirler ve barajlar, su temini için kritik olmalarına rağmen, tatlı suyun yalnızca yüzde 1’ini içerirler. Hava şartlarında etkisi büyük olsa da, tatlı suyun sadece yaklaşık yüzde 0,001’i de atmosferik buhar formundadır. Atmosferik sular, atmosfer ve yeryüzü arasında yılda birkaç kez dönüşüm yapar ve yağmur ve kar yağışına neden olur. Yağmurlar ve kar ise, yüzey suyunun yenilenmesinde hayati önemdedir.

    Dünyadaki İçme Suyu Miktarı Nedir?Kaç Kişi Temiz Suya Erişemiyor?

    Dünya nüfusundaki hızlı artış ve kişi başına düşen su kullanımındaki artış, sonlu kaynaklar üzerinde artan sıkıntılar getiriyor. Dünya Bankası, temiz tatlı suyun kullanılabilirliğini, tatlı su ekosistemleri tarafından, değişen iklimlere verilen cevabın birbiriyle bağlantılı üç bileşenle açıklanabileceğini belirtiyor. Suyun kalitesi, suyun miktarı veya hacmi ve suyun zamanlaması. Birinde oluşan herhangi bir değişiklik, diğerlerinde de değişmelere neden olmaktadır. Su kirliliği ve bunu takibeden ötrofikasyon (sudaki azot ve fosfatın artması) da temiz suyun kullanımını azaltır.

    Üçüncü dünya ülkelerinin çoğu, halklarına güvenli ve temiz içilebilir su sağlamak için gerekli kaynaklara sahip değil. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2008 yılındaki İçilebilir Su ve Sanitasyon Raporu’na göre, dünya nüfusunun sekizde biri kadarı, yani 885 milyon kişi temiz suya erişemiyor. Her yıl, yaklaşık üç buçuk milyon kişi, güvensiz içme suyu kaynaklı hastalıklar nedeniyle ölmektedir.

    Dünyadaki İçme Suyu Miktarı Nedir?İçme Suyunun Geleceği Nedir?

    Dünyanın birçok yerinde temiz su konusunda zaten stres yaşanmaktadır. Nüfus artış hızının düşmemesi ve bir kişinin kullandığı su miktarındaki artış nedeniyle bu durumun daha da kötüleşmeye devam etmesi bekleniyor. Ufukta görünen çok ciddi bir su sıkıntısı, sanitasyondan genel sağlığa ve tahıl üretimine kadar her şeyi etkileyeceğinden dünya toplumlarına zararı büyük olacaktır.

    Yüzey suyu içilebilir suyun önemli bir kaynağı olmasına rağmen, çeşitli değişken yağış paternlerine bağlıdır ve bu da onu güvenilmez hale getirmektedir. Yeraltı ve yerüstü suyunun korunması ve yönetilmesi, içilebilir su temininde önemli bir görevdir. Su kaynaklarını ve dağıtım sistemlerini doğru yöneterek, mevcut suyun her damlasından yararlanmak esastır.
    Ormanlarımızı da büyük bir dikkatle korumalıyız. Ormanlar doğanın “su fabrikaları”dır. Temiz suyu toplar, depolar, arındırır ve hizmetimize sunarlar. Dünyanın en büyük şehirlerinin üçte birinden fazlası içme suyunun önemli bir bölümünü korunmuş orman alanlarından temin etmektedir.

    Dünyadaki İçme Suyu Miktarı Nedir?Giderek büyüyen bir küresel sorun olarak, artan nüfusu beslemek için sürekli genişleyen tarım faaliyetleri nedeniyle de toprağın yüzey şekillerinin değiştirilmesi, tatlı suyun akışında büyük bir etkiye sahiptir. Bitki örtüsündeki ve topraktaki değişiklikler, yerel çevredeki tatlı suyun akışını da değiştirirken, tatlı suyun döngüsünü de etkiler. Sonuç olarak, tarıma elverişli topraklarda daha fazla tatlı su depolanır. Ama kısa vadede yarar sağlayan bu durum, uzun vadede yerel ekosistemlerin tahrip olmasıyla sonuçlanmakta, yerel tatlısu kaynaklarına ciddi bir baskı oluşturmaktadır. Örneğin, Avustralya‘daki yoğun sulama faaliyetleri, sonunda toprak alanının yüzde 33’ünün salinasyon riski altında kalmasına neden olmuştur.

    Kaynakça:
    -Peter Gleick et al., “Encyclopedia of Climate and Weather”, Oxford University Press.
    -Conservation International,”Fresh Water: The essence of life”,NHBS Environment Bookstore.
    -Brian R. Moss, “Ecology of Freshwaters: Earth’s Bloodstream”, Wiley.

    Yazar: Oben Güney Saraçoğlu

    Yazı kaynağı : www.bilgiustam.com

    Dünya’da Ne Kadar Su Var? Dünyadaki Tatlı ve Tuzlu Suyun Dağılımı

    Yaşam için en önemli ihtiyaçlarımızdandır, su. Su sadece okyanuslarda, denizlerde, göllerde, ırmaklarda, buzullarda, yer altında bulunmaz, su aynı zamanda atmosferde de bulunur.

    Su devamlı hareket halindedir; yer üstünde olduğu zaman buharlaşarak atmosfere yükselir, yağışlarla tekrar yeryüzüne iner.

    Eğer dünyadaki tüm suyu bir araya getirmiş olsak bir su küresi oluştursak bu su küresinin çapı 1.385 km olurdu. [1] Bunu daha iyi anlayabilmek için Türkiye’nin doğusu ile batısı arasındaki mesafenin yaklaşık 1.600 km olduğunu hatırlayalım. Bir de dünyanın çapının 14.742 km olduğunu da aklımızdan çıkarmayalım. [2] Bu karşılaştırmayı U.S. Geological Survey‘deki aşağıdaki görsel tüm açıklığıyla ortaya koyuyor.

    BU görselde görüldüğü üzere Dünya’nın tüm suyu ancak 1385 km‘lik bir su küresi oluşturabiliyor; yani 1.386.000.000 km3 hacime sahip bir su küresi. Tatlı sulardan (yeraltındaki, göllerdeki, nehirlerdeki, bataklıklardaki vs. sular) tatlı su küresi oluşturduğumuzda ise bu kürenin çapı ise sadece 272,8 km oluyor, yani 10.633.450 km3 hacime sahip bir tatlı su küresi. Ama bunun da çoğu yeraltında. Sadece göllerde ve nehirlerdeki sularla oluşturacağımız, yani en kolay erişebildiğimiz sularla oluşturacağımız su küresinin çapı ise sadece ve sadece 56,2 km olurdu; bu kürenin hacmi de sadece 93.113 km3 olurdu. [1] İnsanın ne kadar az su kaynağımız var diyesi geliyor.

    Atmosferdeki suyun hacmi 12.900 km3, bu su genelde su buharı olarak bulunur. Yeraltındaki tatlı suyun toplam hacmi 8.400.000 km3‘tür, bu suyun büyük kısmı yerin ilk 800 metrelik derinliğinde bulunur. Buzullardaki suyun toplam hacmi ise 29.200.000 km3‘tür. [1]

    Dünya’nın tüm suyunu tablo olarak gösterelim. Tablodaki ilk veri suyun hacmi, parantez içindeki ilk veri suyun toplam tatlı su içindeki oranı, parantez içindeki sonraki veri ise suyun toplam su içindeki oranıdır [1]:

    Yazı kaynağı : www.drdatastats.com

    Yorumların yanıtı sitenin aşağı kısmında

    Ali : bilmiyorum, keşke arkadaşlar yorumlarda yanıt versinler.

    Yazının devamını okumak istermisiniz?
    Yorum yap