18 mart çanakkale savaşı kimlerle yapıldı
18 mart çanakkale savaşı kimlerle yapıldı bilgi90'dan bulabilirsiniz
18 Mart Çanakkale Savaşı Kimler Arasında Yapıldı? İtilaf ve İttifak Devletleri Hangileri?
Çanakkale Savaşı, Gelibolu yarımadasında Osmanlı Devleti ve İtilaf Devletleri arasında gerçekleşen bir savaştır. Fransa, Avusturalya, Yeni Zelanda ve İngiltere'nin oluşturduğu İtilaf Devletleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti olan İstanbul'u ele geçirmek istiyorlardı. Amaçları sadece İstanbul Boğazı'nı değil, Çanakkale Boğazı'nı da ele geçirip hakimiyet kurmaktı. Her iki boğazında İtilaf Devletleri'nin elinde olması demek, Rusya'ya yardımın daha kolay ulaşması demekti.
Bu amaçlar doğrultusunda 1915 yılında İtilaf Devletleri, Çanakkale Boğazı'na saldırıp, top ateşine tuttular. İtilaf Devletleri'nin güçlü orduları olmasına rağmen savaşın bu ilk saldırısında pek bir başarı elde edemedi. Bunun üzerine Osmanlı Devleti, İtilaf Devletleri geçemesin diye Nusret Mayın Gemisi ile boğazlara mayınlar döşedi. Bu mayınlar sayesinde İtilaf Devletleri büyük bir hasar aldı. İngiltere ve Fransa'ya ait savaş gemilerinin bazıları patlayarak yok oldu.
İtilaf Devletleri denizden geçmenin mümkün olmayacağını anladı ve karadan asker çıkararak saldırılarına devam etti. İtilaf Devletleri'ne ait askerler karaya çıkar çıkmaz, gemileri top ateşine tutup her yeri yıkıp dökmeye başladı. İtilaf Devletleri'nin filoları, askeri merkezin olduğu bölgeyi ateşlemeye başlayarak başarı ile ilerliyordu. Ancak hiç beklenmedik anda gemileri teker teker patlamaya başladı.
Denizlerdeki bu başarısızlıkları, karayı da etkiledi. Osmanlı Devleti ile İttifak olan Almanya, Saroz Körfezi kıyılarına asker göndererek 5. Ordu olarak Osmanlı Devleti'nin yanında İtilaf Devletlleri'ne karşı savaştı. Çanakkale Savaşı, 1916 yılında Türk askerinin başarısı ile sonuçlandı.
Yazı kaynağı : onedio.com
Çanakkale savaşı ne zaman oldu hangi ülkelerle savaştık
Çanakkale özelde Türkiye Cumhuriyeti'nin genelde ise tüm İslam dünyasının emperyalist kafirlere karşı kazanılan en büyük zaferlerden biridir. Gönlü vatan, millet, ezan aşkıyla çarpan ecdadımızın kıt olanaklara rağmen haçlı dünyasına karşı savaşan Türk milletinin zaferidir. Çanakkale geçilemedi. Çanakkale geçilmez. Çanakkale dün olduğu gibi bugün de geçilemez. Çanakkale Zaferinin 104. yıl dönümünü kutladığımız bu günde tüm şehitlerimizi yad ediyoruz. Allah şehitliklerini kabul etsin. Ruhları şad olsun. Peki Çanakkale savaşı ne zaman oldu hangi ülkelerle savaştık. İşte detaylar.
Osmanlı Devleti Çanakkale Savaşı sırasında adeta dünya ile savaşmıştır. Çanakkale Savaşı'nda Fransa ve İngiltere'nin sömürgeleri de İngiltere ve Fransız ordularının yanında yer almıştır. Avustralya'dan Anzak, Fransa'nın sömürgelerinden, hatta Hindistan'dan bile askerler savaşa katılmıştır. İskoçya, İrlanda, İngiltere’nin sömürgeleri olan, ülkelerden gelenler, Fransızları sömürgelerinden Müslüman Senagalliler, Araplar, Yahudiler olmak üzere çeşitli ırklarla savaşmıştır.
Çanakkale Savaşının sonuçları
İstanbul’u bir ayda ele geçirmeyi planlayan İngilizler bu amaçlarına ulaşamadılar, en güçlü donanma ve ordulara sahip olmalarına rağmen Boğazı geçemeyerek yarımadayı kaçar gibi terk etmek zorunda kaldılar. İngiltere ve Fransa’nın Çanakkale’de mağlup olması dünya üzerinde büyük ses getirdi.Bu durum sömürge altında bulunan halklarda bağımsızlık ateşlerini tetikledi.
Osmanlı Devleti’nin bu büyük zaferi dünya üzerinde yaşayan Müslümanlar üzerinde de olumlu bir etki yaptı. Baskı ve sömürge altında bulunan Müslümanlar kendi kurtuluşları için, Çanakkale Zaferinden güç aldılar. Osmanlı Devleti, Balkan Savaşında kaybettiği pirestijini bu zafer sonrası yeniden kazandı.
ÖNE ÇIKAN VİDEO
Çanakkale zaferi kaçıncı yıldönümü 2019
Çanakkale Zaferi kaçıncı yıldönümü 2019 kaç sene oldu? 18 Mart Şehitleri anma günü ve Çanakkale Zaferinin kutlama haftası olarak programlar düzenlenirken, Çanakkale savaşının bu sene kaçıncı yıl dönümü olarak kutlayacak? Çanakkale Türkiye Cumhuriyetinin bütün dünyaya karşı tek yumruk olarak harp ettiğimiz en güzel destanların yazıldığı zaferimizdir. Peki 2019 Çanakkale Zaferi kaç yıl oldu? 18 Mart Çanakkale Zaferi kaçıncı yıldönümü? Çanakkale savaşında ne kadar asker şehit oldu? Çanakkale savaşı ne zaman oldu hangi ülkelerle savaştık.
2019 Çanakkale Zaferi kaç yıl olduğu ve 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin öemi haberimizde. Tarihimizin şanlı ve unutulmaz zaferlerinden biri olan Çanakkale Zaferi'nin yıldönümünü 18 Mart Pazartesi günü tün yurtta çeşitli etkinlikler ile kutlayacağız.Peki 2019 Çanakale Zaferi kaçıncı yıldönümü?Çanakkale savaşında neler oldu? İşte 18 Mart 1916 yılında kazanılan dünya tarihinin en büyük zaferlerinden birisi olan Çanakkale Zaferi ile ilgili her şey...
Çanakkale Savaşı, Birinci Dünya Savaşı sırasında 1915 - 1916 yılları arasında Gelibolu Yarımadası'nda Osmanlı Devleti İngiltere, Fransa ve Rusya arasında yapılan savaştır. Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı ordusunun 103 yıl önce dünyanın en güçlü donanmalarına geçit vermeyerek yazdığı Çanakkale Geçilmez dediğimiz tarihi zaferini anmak için yurdun dört bir yanında törenler etkinikler düzenlenirken 250 bin şehit verdiğimiz Çanakkale destanı’nın yıl dönümü, Türkiye’nin dört yanında kutlanacaktır.
Büyük zorluklar ve yokluklar içerisinde gelişmiş devletlere karşı kazandığı bu zafer; milletimizin şanlı tarih sayfalarına altın harflerle kazınmıştır. Bu tarih, gerek taarruz, gerekse savunma savaşlarının başarılarıyla dolup taşan Türk kahramanlık tarihinin en gurur verici ve en parlak sayfalarından biridir. Bu onur dolu mücadelede askerlerimizin galibiyeti ve sonunda düşman devletlerin çekilmesi ile sona erdi. Çanakkale geçilmez denildi. Daha çocuk yaşlarda siperlere giden bu vatanın evlatlarına çok şeyler borçluyuz. Çünkü Türk için önce vatanı gelir. Çünkü Türk cesurdur. Çünkü Türk üç dakika sonra öleceğini bilse bile vatanından taviz vermez.
Şimdi 18 Martlarda Türk ulusu Çanakkale şehitlerini yâd ederken kalpleri aynı hislerle dolmaktadır. Coşkudan soluksuz kalırken bu millet, bir kere daha saygı ve minnetle anımsıyor o günleri.
Tekrar yeni bir Çanakkale Zaferine ihtiyacımız olmaması için bu ülkede yaşayan her ferdin bu ruh ile çalışması ve ülkemizin müreffeh zeviyelere ulaşması için çalışması yeterli olacaktır. 1915 Çanakkale Deniz Zaferinin Türk gençliğine verdiği ilhamdan kuvvet alarak çok çalışması gerekmektedir
Ey Aziz Şehit,
Bayraklar memleket ufkunu baştanbaşa donatıyorsa sen göğsünü siper ettiğin içindir düşmana, sen canınla beslediğin içindir toprağı. Şimdi biz her 18 Mart geldiğinde, başımız minnetle eğilirken övüncünle doluyor göğsümüz. Söze sığmıyorsun, marşlardan taşıyorsun. Aziz hatıranı gururla yâd ediyoruz. Gurur ve sevinçle kutladığımız Çanakkale Zaferi’nin 103. yıldönümünde, ölümleriyle bile yıllar ötesine ders olmayı başarmış Çanakkale şehitlerimizi rahmet, minnet ve özlemle yâd ediyor;Allah bizlere bir daha böyle savaş göstermesin! Ruhları şad, mekânları cennet olsun.
Başkentten 'şehitler diyarı'na yıllardır bisikletle geliyor
Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 104. yıl dönümü törenlerine katılmak üzere Ankara'dan bisikletle yola çıkan Fahri Yılmaz, bu sene de 4 gün pedal çevirerek Gelibolu Yarımadası'na ulaştı.
Ankara'da oturan 74 yaşındaki Fahri Yılmaz, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi törenlerine katılmak için 13'ü kesintisiz olmak üzere 16 yıldır bisikletiyle Gelibolu Yarımadası'na geliyor. Bu sene de 4 gün pedal çevirerek bölgeye ulaşan Yılmaz, yaptığı açıklamada, her yıl Çanakkale'ye gelip şehitlere borcunu manevi anlamda ödemeye çalıştığını söyledi. Bisikletinden inip Çanakkale topraklarına ayak basmasından itibaren çok değişik duygulara kapıldığını vurgulayan Yılmaz, "74 yaşındayım. Bir kenara çekilip, oturup dinlenmem gerekiyor ancak yapamıyorum. Her yıl 18 Mart gelsin diye adeta takvimin başında bekliyorum. Çanakkale benim için çok farklı anlamlar ifade ediyor. Ankara'dan yola çıktığımdan itibaren buraya kadar olan uzaklık birdenbire kısalıyor benim için." diye konuştu. Fahri Yılmaz, 13'ü kesintisiz olmak üzere 16 yıldır bu etkinliği tek başına yürüttüğünü, Ankara'dan yola çıkarken kendisine destek olanların da selamlarını getirdiğini anlattı.
Yazı kaynağı : www.yeniakit.com.tr
Tarihi Olaylar
Seddülbahir Cephesi’ndeki İngiliz ve Fransız birliklerinin ilk hedefi Kitre Köyü ve hemen kuzeyindeki Alçıtepe olmuştur. bu hedeflerin ele geçirilmesi için ilk müttefik taarruzu olan Birinci Kitre Muharebesi, 28 Nisan 1915 sabahı başlamıştır. Taarruzun sol kanadındaki 2 İngiliz tugayı, sağ kanadında ise 5 Fransız taburu taarruza katılmıştır. Türk savunması İngiliz taarruzları karşısında tutunurken Fransız kesiminde yarılma noktasına gelmiştir. Cephe komutanı Albay Halil Sami Bey, hatların geri çekilmesi emri vermişken, iki bölüklük bir kuvvet, donanma topçusunun ateşinde bir gedik bularak hatları takviye etmiştir. Bunun üzerine geri çekilme emri derhal geri alınmıştır. Öğleden sonra Yarbay Sabri Bey, iki taburluk bir kuvvetle karşı taarruza geçerek müttefikler taarruz çıkış hatlarına geri çekilmişlerdir. Türk kayıpları 2.380, müttefik kayıpları ise 3.000’dir.
Müttefik kuvvetlerin ikinci taarruzu, 6 Mayıs 1915 sabahı başlayan İkinci Kitre Muharebesi’dir. 8 Mayıs’a kadar süren çatışmalarda Müttefik kuvvetlerin “bağlantı noktası”, en soldan taarruz edecek olan bir İngiliz tugayıdır. Bu tugay, ilk günkü taarruzunda yoğun bir ateşle karşılaşmış ve ilerleyememiştir. Taarruz hattı, en sol kenardan başlayan bu engelle, en sağa kadar durmak zorunda kalmıştır. Sol uç, ilerleyemeyince diğer birlikler de planlanan ileri harekata girişememişlerdir. Türk ateşinin en yoğun olduğu rapor edilen tepe, donanma ve sahildeki top bataryaları tarafından hallaç pamuğu gibi atıldığı halde, Türk tarafının ateş gücünde bir değişiklik olmamıştır. Balonlarla yapılan hava keşfi de Türk mevzilerinin yerini saptayamamıştır. İkinci gün merkez kesimden, üçüncü gün tekrar sol kanattan yapılan taarruzlar da aynı ateşle karşılaşarak durmuştur. Üç günlük muharebelerin sonunda müttefik kuvvetler, en fazla 500 metre ilerleme sağlayabilmişlerdi. Müttefik kaybı 6.500, Türk kaybı ise 2.000’dir.
Müttefik kuvvetlerinin üçüncü taarruzu, 4 Haziran 1915 tarihli Üçüncü Kitre Muharebesi’dir. Donanma topçusunun üç yönden, kara topçusunun ise cepheden geliştirdiği hazırlık ateşi ardından başlayan savaşta, Türk cephesinin sol kanadından taarruz eden Fransız birlikleri yer yer Türk siperlerine girmişlerdir. Yarbay Selahattin Adil siperlerine girmişlerdir. Yarbay Selahattin Adil komutasındaki 12. Tümen’in karşı taarruzuyla bir siperlerden çekilmişlerdir. Sağ kanatta ise İngiliz birlikleri Türk siperlerine girmiştir. İkinci Topçu Bataryası komutanı Teğmen Arif Tanyeri’nin, 150 askeriyle ileri çıkıp cepheyi tutmasıyla Türk hatlarının kırılması önlenmiştir. Türk cephesi, Kitre Köyü’ne bir kilometre mesafede sabitlenmiştir. İzleyen 5 Haziran günü Türk 9. Tümen’in saldırısı başarılı olmamış, akşam saatlerinde Arıburnu Cephesi’nden kaydırılan Yarbay Hasan Askeri komutasındaki П. Tümen’in taarruzu ise birkaç yüz metre ilerlemiştir. 6 Haziran günü ise küçük çaplı çatışmalara geçmiştir. Üçüncü Kitre Muharebesi’nde müttefik kayıpları 7.500, Türk kayıpları ise 4.500 yaralı, 4.500 şehittir.
Her üç taarruzun başarısız olması üzerine cephe komutanları, İngiliz komutanı H. Weston ve Fransız komutan Gouraund, tüm cephe hattında değil de, daha sınırlı bir hattan taarruzu gerekli görmüşlerdir. Böylece gerek piyade, gerekse de topçu unsurları daha dar bir cephede kuvvet merkezi (sikler merkezi) oluşturulacaktı. Planın ilk operasyonu, cephenin en sağ (doğu) bölgesi olan Kerevizdere’de uygulamaya konulmuştur. 18 Haziran’da başlayan topçu ateşi üç gün boyunca sürdürülmüştür. 21 Haziran günü Fransız birliklerinin taarruzuyla başlayan Birinci Kerevizdere Muharebesi’nde Fransız birlikleri, hedefleri olan tepeyi ele geçirmeyi başarmıştır. Muharebelerde Fransız kayıpları 2.500, Türk kayıpları ise 6.000 kişidir.
Bir sonraki Zığındere Harekatı, bu kez cephenin sol kanadında taarruzu öngörmektedir. Zığındere ile sahil arasındaki Zığın sırtı boyunca iç tugayla ve Zığındere’nin karşı yamaçlarından iki tugayla taarruz etmektedir. Zığın sırtı Albay Refet Bey’in komutasındaki 11. Tümen’in savunma bölgesidir. Zığındere ile Kanlıdere arasındaki bölge ise Albay Halil Bey’in 7. Tümen’i tarafından savunulmaktadır. Her iki tümen de tek tugaylıdır. Deniz ve kara topçusunun 26 Haziran’da başlayan bombardımanı üç gün sürmüştür. 28 Haziran’da iki saatlik hazırlık ateşi ardından başlayan taarruz, sağ kesimde Türk siperlerinin tümünde başarılı olmuştur. bombardıman sonrasında Türk ön hat siperlerinde sağ kalanların tümü yaralı subay ve erattır. 800 metre mesafedeki Kitre Köyü’ne yapılan ileri hareket, topçu ateşiyle durdurulmuş, hemen ardından Türk karşı taarruzları başlamıştır. Siperler 30 Haziran 1915 günü sabahına kadar birçok kez el değiştirmiş, sonunda İngilizlerde kalmıştır. Zığın sırtının kuzeyinden 1 Temmuz 1915 günü ilk kez yenilenen Türk taarruzu, yoğun topçu ateşi altında etkisiz kalmıştır. 5 Temmuz 1915 tarihinde Albay Hasan Basri Bey’in 5. Tümen’in Zığın sırtına ve Albay Nicola’nın komutasındaki 3. Tümen’inin Zığındere’nin doğu yamaçlarına giriştikleri taarruz ise sonuç alamamıştır.
Her iki kanattan yapılan taarruzların ardından bu kez cephenin merkez bölümünde taarruza geçilmiştir. Üç saat süren ve 60.000 top mermisinin kullanıldığı hazırlık ateşi ardından 12 Temmuz 1915 sabahı başlayan İkinci Kerevizdere Muharebesi iki gün sürmüştür. Hazırlık ateşi ardından başlayan İngiliz taarruzu, hiçbir savunmasının sağ kalmadığı ilk hat siperlerini almış, ikinci hat siperlerinde ise ağır kayba uğrayarak geri çekilmiştir. İkinci girişilen İngiliz taarruzu, Türk topçusunun ateşiyle geri çekilmiştir. Savaş sonunda cephenin en sol yanındaki birkaç siper parçası işgal edilebilmiş, sağ kesimde ise Fransız birlikleri Türk siperlerinde tutunmayı başarmıştır. iki günlük muharebelerin sonucunda müttefik kayıpları 5.800, Türk kayıpları ise 9.700’dür.
Bu muharebeler sonunda Sedülbahir Cephesi’nde Türk kuvvetlerini atarak ilerlemenin olanaksız olduğu ortaya çıkmıştı. Müttefik kuvvetler komutanı General Hamilton, takviye kuvvetlerle Suvla Koyu’nda bir çıkartma yapmayı planlamıştır. Bu çıkartma harekatının, Anzak Kolordusu komutanı General W. Birdwood’un önerdiği Sarı Bayır Harekatı ile aynı tarihte uygulamasına karar verilmiştir. Ayrıca Türk savunmasının dikkatini yarımadanın güney ucuna çekmek için Seddülbahir Cephesi’nde yanıltıcı bir taarruz planlanmıştı. Kitre Bağları Muharebesi olarak bilinen bu taarruz, 6 Ağustos sabahı İngiliz birliklerinin taarruzlarıyla başlamıştır. İngilizler, ilk hat siperlerine girmiş, ancak karşı taarruzla geri atılmışlardır. Taarruzun ikinci günü girişilen İngiliz taarruzları, Kitre Köyü'nün güney batısındaki bir bağ alanının bir bölümünde tutunabilmiştir. Sınırlı hedeflere yönelik, üstelik de bir yanıltma operasyonu olan İngiliz taarruzunun bu denli kayba rağmen başarısız olması üzerine General Sir Ian Hamilton, Seddülbahir Cephesi’nde hiçbir askeri harekata girişilmemesi emrini vermiştir.
Yazı kaynağı : www.tarihiolaylar.com
Yorumların yanıtı sitenin aşağı kısmında
Ali : bilmiyorum, keşke arkadaşlar yorumlarda yanıt versinler.